Capgras Sendromu, kişinin tanıdığı bir insanın, hayvanın veya nesnenin yerine sahtekar birinin geçtiğine inandığı bir psikolojik bozukluktur. Bu bozukluk, beynin yüz tanıma sistemindeki bir sorundan kaynaklanabilir ve şizofreni, bipolar bozukluk, demans veya epilepsi gibi nörolojik hastalıklarla ilişkili olabilir. Capgras Sendromu yaşayan kişiler, sevdiklerinin kendilerine zarar vereceklerinden veya onları aldatmaktan korkabilirler. Bu durum, kişiler arası ilişkilerde ciddi sorunlara yol açabilir.
Capgras Sendromu, ilk kez 1923 yılında Fransız psikiyatrist Joseph Capgras tarafından tanımlanmıştır. Capgras, bir kadın hastasının kocasının ve diğer akrabalarının yerine geçen sahtekarlardan bahsettiğini gözlemlemiştir. Bu fenomen, daha sonra Capgras delüzyonu veya Capgras sanrısı olarak adlandırılmıştır. Capgras Sendromu, nadir görülen bir bozukluktur ve toplumda yaklaşık %0.03 oranında görülmektedir. Kadınlarda erkeklere göre daha sık rastlanmaktadır.
Capgras Sendromu’nun nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Bazı araştırmacılar, beynin yüz tanıma ve duygusal bağlanma arasındaki bağlantısının bozulmasından kaynaklandığını öne sürmektedirler. Buna göre, kişi tanıdığı bir yüzü gördüğünde, beynin limbik sistemi adı verilen duygusal bölgesi aktive olur ve kişiye o yüzle ilgili duygular hissettirir. Ancak Capgras Sendromu’nda, bu bağlantı kopmuştur ve kişi tanıdığı bir yüzü gördüğünde duygusal bir tepki veremez. Bu da kişinin o yüzün gerçek olmadığına inanmasına neden olur.
Capgras Sendromu’nun belirtileri şunlardır:
- Tanıdık kişilerin yerine sahtekarların geçtiğine dair ısrarlı ve gerçekçi olmayan inançlar
- Sevdiklerine karşı güvensizlik, korku, şüphe veya nefret duyguları
- Sevdiklerini ikna etmeye çalışma, onlara testler yapma veya onları sorgulama
- Sevdiklerinden uzaklaşma, onlarla iletişimi kesme veya onlara saldırma
- Diğer sanrılar, varsanılar veya gerçeklikten kopma belirtileri
- Depresyon, anksiyete, stres veya uyku problemleri
Capgras Sendromu’nun teşhisi genellikle psikiyatrik bir değerlendirme ile yapılır. Doktor, hastanın belirtilerini, tarihçesini ve ruh sağlığı durumunu sorar. Ayrıca hastaya fiziksel ve nörolojik muayene yapar ve beyin görüntüleme testleri isteyebilir. Bu testler, beyinde herhangi bir hasar veya anormallik olup olmadığını gösterir.
Capgras Sendromu’nun tedavisi genellikle ilaçlar ve psikoterapiyi içerir. İlaçlar, hastanın sanrılarını, varsanılarını ve diğer psikotik belirtilerini azaltmaya yardımcı olur. Psikoterapi ise hastanın gerçeklik algısını geliştirmeye, sevdikleriyle ilişkisini düzeltmeye ve stresle başa çıkmayı öğrenmeye yardımcı olur. Aile terapisi veya destek grupları da hastanın ve yakınlarının durumu anlamasına ve baş etmesine yardımcı olabilir.
Capgras Sendromu, ciddi ve zorlayıcı bir bozukluktur. Ancak uygun tedavi ile hastaların yaşam kalitesi artabilir ve sevdikleriyle sağlıklı ilişkiler kurabilirler. Eğer siz veya tanıdığınız biri Capgras Sendromu belirtileri yaşıyorsanız, bir doktora başvurmanız önemlidir.
Bir yanıt yazın